SALMAN ALTUNDAL / Gençlerimiz deðil sistem baþarýsýz…

[mahbay]

Gençlerimiz deðil sistem baþarýsýz…
Bu günlerde bir üniversiteye girmeye hak kazanan öðrenciler umutla endiþenin harmanlandýðý bir telaþ içindeler. Girecekleri üniversiteyi kesinleþtirmeye çalýþýyorlar. Kazanamayanlar ise umutlarýný, umutsuzluklarýný gelecek sýnava býrakacaklar. Gazete ve TV’lerde sýnavda baþarýlý olmuþ “inanýlmaz gençlerin� öyküleri çarþaf çarþaf yaymlanýyor. Paralý öðrencilere yönelik ‘avlama’ ilanlarý gazetelerde sayfa sayfa gözümüze gözümüze sokuluyor. Üretime, insan doðasýna, hayata yanýt veremeyen sistemin çarký dönüyor…

2012 yýlýnda üniversiteye giriþ sýnavýna toplam 2 milyon 29 bin 200 aday baþvurdu.

1 milyon 938 bin 165 aday sýnava katýldý. Bu günlerde adaylar harýl harýl tercihlerini yapýyorlar. 23 Temmuz-3 Aðustos tarihleri arasýnda tercihler yapýldýktan sonra da kimin hangi üniversiteye girdiði anlaþýlacak. Somut gerçek ise, sonuçlara bu yýl da eþitsizlikler damgasýný vurdu. Özel okullar ve fen liseleri öðrencileri baþarý sýralamasýnda zirvede yer alýrken; düz liseler, endüstri meslek liseleri, spor liseleri, akþam liselerinin puan ortalamasý düþük oldu.

Doðu ve Güney Doðu Anadolu bölgesi en baþarýsýz iller arasýnda yer aldýlar.

189 bin 410 aday en az bir puan türünden sýfýr puan aldý.

Yani liselilerin onda biri “sýfýr çekmiþ� oldu.Eðitim kurumlarýnda ‘sýfýr çeken’ daha doðrusu hiç bir soruya yanýt vermeyen öðrencilerin sayýsý giderek artýyor…

S�STEM PARASI OLANIN ÜSTÜNE KURULU

Gerek henüz lisede okuyan, gerekse yeniden þansýný deneyecek öðrenciler için dershaneler devreye giriyor. Sistem kendiliðinden dershane egemenliðini getirdi. Dershaneler okullarýn önüne geçti. Açýklanan verilere göre cirolarý 9 milyar liralara ulaþmýþ durumda. Toplam 4 binin üzerinde dershane var. Baþbakan’ýn daha önce ‘dershanelerin kaldýrýlacaðýna’ dair çýkýþý her zaman yaptýðý kurnazca demogojilerden öteye geçmedi.

‘Ayný tas ayný hamam’ devam ediyor…

Dershane, özel ders, özel okul girdabýnda ve yoðun bir ‘test yarýþý’ içinde geçen hazýrlýk sürecinin sonunda öðrencilerin bir kýsmý üniversite hedefine ulaþacak, en büyük kýsmý ise aileleri ile birlikte üzülmeye devam edecek.

Özel okullarýn çok büyük bir bölümü burs yoluyla yoksul ve zeki öðrencileri almasý öne çýkan bir trend olarak dikkat çekiyor. Bu durum ayný zamanda Türkiye’de siyasal iktidarýn vermediði olanaklarýn kýsmen verilmesi durumunda nasýl baþarýlarýn saðlanacaðýný gösteren bir örnek olmasý açýsýndan da öðretici bir örnektir.

Bu sistem elemeye dayalý, piyasacý, ticarileþtirilmiþ, acýmasýz ve bilimsel eðitimden uzak. 2012 sýnavlarýndan sonra bu baþarýsýzlýkla bir kez daha ortaya çýktý. Sýnav sonuçlarý geçmiþ yýllardan farklý deðil. Son 10 yýlda yapýlan sýnavlardan hiç ders çýkarýlmadý. Konunun uzmanlarýna, bilim adamlarýna, eðitimcilere kulak verilmedi. Ayný þehrin farklý mahallerindeki baþarý bile birbirinden farklý. Yine bölgesel farklýlýklarý devam ediyor. Bu çocuklarýmýzýn baþarýsýzlýðý deðil siyasal iktidarýn, sistemin baþarýsýzlýðýdýr.

Devlet okullarý sýfýr çekiyor, özel okullardaki öðrenciler baþarýlý oluyor. Hükümetin yaptýðý yatýrýmýn doðal sonucudur bu. Sýnavlar çocuðuna yatýrým yapanýn kazanmasý üzerine kurulmuþ. Sadece LYS deðil SBS ve diðer sýnavlar da böyle. Çocuðuna yatýrým yapabilen, parasý olan biraz baþarý saðlýyor. Memur, iþçi, emekçi, yoksul çocuklarý için deðil, onlarýn baþarýlý olmasý için deðil bu sýnavlar. Sýnav sonuçlarna þaþýrmamak gerekir.

�aþýrtýcý olan bu normal olmayan sonuçlarý Türk halkýnýn önemli bir bölümünün normal karþýlamasý, kanýksamasýdýr.

Bu çarpýk sisteme karþý çýkabilen öðrencilerin, eðtimcilerin, ilerici, çaðdaþ insanlarýn olmasý ve her geçen gün sayýlarýnýn artmasý ise geleceðe olan iyimserliði ayakta tutuyor.

S�STEM TIKANDI, ISRAR SÜRÜYOR

12 yýllýk bir eðitim sonrasýnda bir anlamda gençlerin geleceði LYS, YGS gibi aþamalara ayrýlýp ortalama 2-3 saatlik sýnavlara baðlanýyor. Ortalama her 10 adaydan 7’sinin üniversiteye girme hayali her sýnavda bitmiþ oluyor.

Üniversite kapýlarýnda gençlerin yüzde yetmiþi eleniyor.

Üniversiteye girmeyi baþaranlar ve üniversiteler sorunlarla boðuþuyor.

Ya üniversiteleri bitirenler? Onlarý bekleyen ise iþsizlik.

�þsiz kalarak umutlarý tükenen, çaresizlik içindeki milyonlarca insanýmýzdan büyük bölümü eðtimli gençlerden oluþuyor. Nereden baksanýz durum olumsuz.

Gençler geleceklerine güvenle bakamýyorlar.

Onlar bir bakýma toplumun aynasý gibidirler. Toplumsal yaþamýmýzdaki olumsuzluklar, istikrarsýzlýklar en dolaysýz biçimde gençleri etkiliyor. Gençliðin sorunlarýný çözmekle yükümlü olanlar yani devlet, bugüne dek gelmiþ geçmiþ iktidarlar baþarýlý olamadýlar.

Atýlan adýmlar hep yetersiz kaldý. 10 yýldýr tescillendiði gibi AKP iktidarýndan da gençlere hayýr yok. Onlar bu çarpýk, üretime dönük olmayan eðtim sistemine yeni olumsuzluklar eklemekle meþguller. Uygulamaya soktuklarý 4+4+4 sistemiyle ortaçað hurafeleriyle yetiþen, biat kültürüyle donatýlmýþ yeni nesiller yetiþtirmek istiyorlar…

SKANDAL, SKANDAL ÃœSTÃœNE

Halen 12 Eylül diktatörlük yasalarý en çok üniversitelerde hükmünü sürdürüyor.

YÖK etkili ve diri biçimde görev yapýyor.

Üniversiteler adeta tek tipleþtirildi.

Bilim, düþünce, tartýþma, farklýlýklar dýþlandý.

Çarpýk, adaletsiz bir sýnav sistemi egemen.

Üstüne üstlük sýnav skandallarý hiç eksik olmuyor. Türkiye tarihinin tanýk olmadýðýmýz kadar ‘�ifre’, “kopya", “puanlarý yanlýþ hesaplama" ‘soru çalýnmasý� gibi sonuçlarla karþýlaþtýk.

�ktidarýn atadýðý beceriksiz, liyakatsiz yöneticiler gençlerin umutsuzluðunu derinleþtirdi.

Onca skandalla birlikte isimleri anýlan yöneticiler hiç bir þey olmamýþ gibi “piþkinlikle" kurumlarýn baþýnda oturmaya devam edebiliyorlar.

Çünkü Cumhurbaþkaný, �ktidar ve YÖK onlarýn arkasýnda…

Eðitim sistemi, fýrsat eþitliðini engelleyen, ailelerin, gençlerin gelecek umutlarýný sömüren, içinde rant da olan dev ve çarpýk bir sisteme dönüþmüþ durumda.

Bu çarpýk sistemin muktediri, yürütücüsü, sorumlusu da AKP dir.

Ve ona umut baðlamak ham bir hayalden öte bir þey deðildir…

www.gercekgundem.com

GERCEK GÃœNDEM

SALMAN ALTUNDAL
26 temmuz 2012