AnasayfaForumlarDallkavak FMResimlerKonuk DefteriHaberlerHaber Gnderin
KIMLER SITE DE ?
u an sitede, 80 ziyareti ve 0 ye bulunuyor.

Henz ye deilseniz, Buraya tklayarak cretsiz kayt olabilirsiniz.
IKI MUSTAFA
Yazýlarýmdevrimci KARADENiZ Mustafa Suphi ve yoldaþlarýnýn katledilmesinin arkasýnda Erzurum Valisi Hamit Kapanlý ve Þark Cephesi komutaný Kazým Karabekir'in olduðu, T.Ýnkilap Tarihi E. Arþivinde bulunan bir takým telgraflardan anlaþýlmaktadýr. Bu telgraflara göre 2 Ocak'da Karabekir, Vali Hamit Kapanlý'ya ''M.Suphi ve rüfekasýnýn Ankara'ya gönderilmemesi arzusu B.M.M. Riyasetinden ve Hariciye Vekaletinden makam-ý senaveriye teblið buyrulmuþtur.'' demiþ ve ona, bu görevi nasýl saðlayabileceklerini danýþmýþtýr. Hamit Kapanlý, ertesi günkü cevabýnda, bu kiþileri sýnýrdýþý etmelerini önermiþ, ancak ''bu ihraç keyfiyetinin Kars'ta Ruslarýn gözlerinin önünde vaki olmasý mahzurdan gayri-salim bulunduðu için, keyfiyetin bendenize havale buyurulmasý eslem-i tariktir'' diyerek, gerekli düzeni kurmayý kendi üstlenmiþtir.

Karabekir valinin önerisini onaylamýþ ve ona þöyle bir taktik vermiþtir. Erzurum'a vardýklarý andan itibaren Suphi ve arkadaþlarýna karþý halk kýþkýrtýlmalý ve kendilerinde, Ankara'ya gidemeyecekleri, hatta Türkiye'de kalamayacaklarý izlenimi uyandýrýlmalýdýr. Grup Erzurum'dan Trabzon'a yöneltilmeli ve orada da ayný kýþkýrtmalarla karþýlanmalýdýr. Yalnýz bu gösteriler Suphi ve arkadaþlarýnýn kiþiliklerine karþý yapýlmalý, dahasý, Sovyetler'i gücendirmemek için, ''tezahüratýn komünizmin inkilap alemini okþayacak tarzda idaresine itina'' olunmalýdýr. Buraya kadar ki anlatýmlar Mete Tunçay'ýn Türkiye'de Sol Akýmlar adlý eserinin birinci cildinin 579. sayfasýndan alýntýdýr. Kaynaklarý da kendisi tarafýndan belirtilmiþtir. Bu yukarýdaki telgraflaþmalarýn öncesinde ise Kazým Karabekir'le Mustafa Kemal arasýnda geçen iki telgraflaþmanýn ardýndan, Mustafa Kemal'in ne yapmak gerektiði konusunda insiyatifi Kazým Karabekir'e býraktýðý anlaþýlmaktadýr. Eldeki belgelerle bu sonuca ulaþýlmýþtýr; aralarýnda baþka bir iletiþim yolu (en azýndan belgelenebilecek) olup olmadýðý da bilinmemektedir. Ancak böyle ciddi bir konuda sorumluluðun bir kiþi ile sýnýrlanamayacaðý da çok açýktýr. Kaldý ki valinin telgrafýndan da anlaþýlacaðý gibi, olayý fevrileþtirme çabalarý vardýr. Bu arada 13 Eylül 1920 tarihli, Mustafa Kemal tarafýndan kaleme alýnmýþ bir mektupta TKP'den BMM nezdinde bulunmak üzere, en azýndan, tam yetkili bir delege istendiði açýktýr. ( Ayrýca Süleyman Nuri anýlarýnda ise Mustafa Kemal'den kendilerini ''BMM'nin sol koltuklarý iþgal ve Türkiye iþçi ve çiftçilerinin haklarýný müdafaa için '' Ankara'ya çaðýran bir mektupdan bahsetmektedir) Buradan yola çýkarak, çaðrýlý olup olmadýklarýný, bu yüzden Anadolu'ya gelip gelmediklerini bir yana býrakýrsak, Mustafa Suphilerin Anadolu'ya temelli geldiklerini biliyoruz. Ama siyasi saflýk, ama stratejik hata, düþmanýný tanýmama vb bir çok deðerlendirmenin dýþýnda onlarýn katline sebep olanlarýn, onlardan sonra da benzer cinayetler iþleme konusunda hiç tereddüt etmediklerini ortaya koyan doksan yýllýk bir tarih vardýr. Koca bir tarihi baþtan aþaðýya yalanlarla yeniden yazmayý baþarmýþ(!) bir iktidarýn her konuda özenle davranamamýþ olsa bile en azýndan bu katliama dair çok daha dikkatli davranacaðýný tahmin etmek hiç de zor deðildir. Ama herþeye raðmen katliamý yapan ve emri verenler ortadadýr; kimliklerinde eski Ýttihatçýlar yazmaktadýr doðru, ama onlar ayný zamanda Kuvayi Milliyenin komutanlarý ve askerleridirler artýk. Dünün Ýttihatçýlarý (önder kadrolarý hariç) bütün kadro ve örgütleriyle o gün Kemalisttirler. ÝTTÝHATÇILIKTAN KOMÜNÝSTLÝÐE Mustafa Suphi, Osmanlý bürokrat sýnýfýna mensup bir ailenin evladý olarak 1882de Giresunda dünyaya geldi. Babasý, çeþitli devlet kademelerinde yer almýþ ve sonunda vali olmuþtu. Ýdadiyi (liseyi) Erzurumda okudu, Ýstanbulda hukuk tahsil etti. Pariste LÉcole Libre des Sciences Politiquesde Ziraat Bankasý ve tarým kredileri üzerine teziyle lisansüstü eðitimini tamamladý. 1908te II. Meþrutiyetin ilanýyla ülkeye döndü ve Galatasaray Mekteb-i Sultanisinde muallimlik yaptý, Yüksek Ticaret ve Tarih Mektebinde siyasi iktisat dersleri verdi. Tanin, Servet-i Fünun ve Hak gazetelerindeki makalelerinde kâh özel teþebbüsçülüðü kâh devletçiliði öneren Mustafa Suphi, 1911de Selanikte Ýttihat ve Terakkinin 4. Kongresine katýldý. Kongrede Ýktisat Vekili olmak isteði yerine getirilmeyince Ýttihatçýlara küstü ve Ferit (Tek) ve Yusuf (Akçura) Beyler ile Milli Meþrutiyet Fýrkasýný kurdu. Ýttihatçýlýða göre daha sað bir çizgiyi temsil eden fýrkanýn yayýn organý Ýfhamýn editörlüðünü yaptý. BAHR-I CEDÝD SÜRGÜNLERÝ Mustafa Suphi, 23 Ocak 1913te Babýâli Baskýný ile iktidara el koyan Ýttihatçýlarýn baþa geçirdiði Mahmut Þevket Paþanýn 11 Haziranda öldürülmesi üzerine muhalifler ve Ýstanbuldaki serseri ve iþsiz takýmýndan oluþan 322 kiþilik grupla Bahr-i Cedid vapuruna bindirilerek Sinopa sürüldü. 1914te Mustafa Suphinin gayretiyle Ahmet Bedevi (Kuran) ve birkaç kiþi daha Sinoptan deniz yoluyla Kýrýmda Sivastopole kaçtýlar. Kaçaklarýn tümü Mýsýra ve Batý ülkelerine giderken, sadece Mustafa Suphi Kafkasyaya geçti. O sýrada patlayan savaþ aleyhine yazýlarý yüzünden Ruslar tarafýndan Urallara sürüldü. Sosyalizm ve komünizm fikirleriyle burada tanýþtý. Þubat 1918den itibaren Moskovada Tatar Baþkut devrimcileriyle Yeni Dünya adlý bir gazete çýkardý. 20 Temmuz 1918de, Asyanýn Müslüman halklarýný komünizm düþüncesine çekmeyi hedefleyen Stalinin giriþimiyle Türkiye Komünist Fýrkasýnýn (daha sonra TKP) ilk toplantýsýný yaptý. LENÝN'ÝN TEZLERÝNÝN HAYATA GEÇÝRÝLMESÝ ''Cevat Yoldaþ! Bizim meslek derviþlik! Gideceðiz!'' demiþti yola çýkmadan önce. Baþ düþman olarak Ýttihat ve Terakkiyi gören Mustafa Suphi ve arkadaþlarý, hemen hepsi Ýttihat ve Terakkiden gelen Mustafa Kemal ve arkadaþlarýyla ittifak yapmak üzere, Ankaraya gitmeye karar vermiþlerdi. Bakûden peyderpey yola çýkan TKP kafilesinin beþ kiþilik ilk grubu, Sovyet Rusyanýn Ankaraya sefir olarak atadýðý Budi Mdivaninin heyeti ile birlikte, 28 Aralýk 1920?de Karsa ulaþtý. Sovyet diplomatlarý ile birlikte gelen TKPliler törenle karþýlandýlar. Kâzým Karabekir, Mustafa Suphiye, Ankaraya bir telgraf yollamasýný ve geliþini haber vermesini tavsiye etti. Ancak 29 Aralýk 1920de Mustafa Kemalin, Kâzým Karabekire yolladýðý telgraf hiç iç açýcý deðildi. Telgrafta Ankarada komünist cereyanlarý arzu hilafýnadýr. Bakû Türk Komünist Fýrkasý Reisi Mustafa Suphinin bu cereyanlarý körüklemesi sakýncasý akla gelmektedir. Bir defa kendisini gördükten sonra devletlilerinin görüþlerinin bildirilmesini rica ederim yazmaktadýr. Bu ricanýn karþýlýðý bugüne dek yayýnlanmadý. Ancak telgrafýn ikinci satýrý TKPyi Meclis çatýsý altýnda eritme yanlýsý olan Karebekire bu eðiliminden vazgeçmesi için Ankara tarafýndan tanýnmýþ bir fýrsat gibi görünmekteydi. "ZEKÝ, BÝLGÝLÝ, FAZLA KURNAZ... Gruba birkaç gün içinde baþkalarý da katýldý. O günlerde Karsta olan Ankara Hükümetinin Moskovaya elçi tayin ettiði Ali Fuat (Cebesoy) Bey, 2 Ocakta Mustafa Suphi ile görüþtü. Bu görüþmeyi deðerlendiren uzun raporunda [Mustafa Suphi] zeki, bilgili, fazla kurnaz, konuþmalarýnda ihtiyatlý ve acelesiz. Rus Sefiri ile memleket içine girmek ve Ankara Hükümeti prensiplerine inanmýþ gibi görünmek istediðine bakýlýrsa bu kiþinin yumuþak düþünce ve prensiplerle Anadolu hareketini yönetenlerin güvenini kazanmak ve böylece bir mevki yaptýktan sonra, Rus komünizminin gizli baþý olmak suretiyle memlekete [bu düþüncesini] duyurmak ve uygulamak düþüncesinde olduðunu zannediyorum diye yazmýþtý. Bu görüþme Ankara ile TKP yönetimi ile siyasi konularýn ele alýndýðý üst düzeydeki son görüþmeydi. Meclisin 3 Ocak tarihli oturumunda, Mustafa Kemal, Erzurum Mebusu Hüseyin Avniye (Ulaþ) hitaben þöyle diyordu: Komünizm yayýlmasý meselesine gelince; kendileri buyurdular ki, istense de istenmese de bu bir mikroptur, girer. O halde çaresi yok demektir. Mademki maddi tedbirle önüne geçmek imkâný olmayan bir yayýlmadýr, bu mutlaka bulaþýcý olacaktýr. Zannediyorum ki, buna karþý tedbir düþünmek meselesiyle söz konusu olan siyasi meseleleri birbirinden ayýrmak ve seçmek daha uygun olur... HALK GALEYANA GETÝRÝLÝYOR Mustafa Suphi ve beraberindeki 17 kiþi (?) 18 Ocakta Erzuruma gitmek üzere Kars'tan trenle yola çýktý. Heyet dört günlük bir tren yolculuðunun ardýndan 22 Ocakta Erzuruma vardýðýnda kendilerini Muhafaza-i Mukaddesat Cemiyetinin örgütlediði eylemler bekliyordu. Modern Türkiyenin ilk Komünizmle Mücadele Derneði olan Cemiyetin 18 Ocakta yayýnladýðý beyannamede Rusyadan gelmiþ, anasý babasý belirsiz, mazileri karanlýk, cani iblislerin, Allah, Peygamber, Halife ve þeriat yok dediði, kadýnlardan baþlayarak na-mahremliði ortadan kaldýracaðý, kadýnlarýn kamuya açýk yerlere erkeklerle karýþýk girip çýkmasý, erkeklerle çalýþmasý ve erkeklere hizmet etmesinin mecbur kýlýnacaðý, üç yaþýndan büyük çocuklarýn umumi depolarda toplanacaðý, cinayet ve diðer suçlara ait kanunlarý kaldýracaðý, çalýþmayanýn ekmek yiyemeyeceði, Baþkýrdistan, Taþkent ve Buharadaki milyonlarca Müslümanýn bütün servetlerinin, ýrz ve namuslarýnýn ellerinden alýnacaðý yazýyordu. Bu iddialarla galeyana gelmiþ göstericileri yönlendirenler arasýnda polis teþkilatýndan kiþiler de vardý. Heyet Erzuruma sokulmadý ve dekovil hattýyla Karabýyýka (Aþkale yakýnlarýnda köy) yollandý. Erzurum Müdafaa-i Hukuk Cemiyetinin olaylarý anlatan telgrafý Mecliste okunduðunda, Mustafa Kemal, devletin her þeyden haberdar olduðunu gösteren ve Erzurumlularla hemfikir olduðunu beyan eden bir konuþma yaptý. Mustafa Kemal ayný oturumda yaptýðý diðer konuþmada Kâzým Karabekir tarafýndan Mustafa Suphi ve arkadaþlarý için yapýlan plandan övgüyle bahsetti. Ardýndan Erzurum Valisi Deli Hamite acele bir telgraf yolladý. Telgrafta Mustafa Suphi Efendinin refakatinde kaç kiþi olduðunun ve onlarýn da kendisiyle birlikte gönderilip gönderilmediðinin bildirilmesini rica ederim deniyordu. ÝMHA PLANI YÜRÜRLÜÐE KONUYOR Bayburttan kýzaklarla aç biilaç yola çýkan TKP kafilesi hiçbir yerde doðru dürüst konaklama fýrsatý bulamayarak 27 Ocakta Maçkaya vardý. Caminin yanýndaki Yorgaki Otel?de bir gece kaldýlar. Heyettekilerden Baytar Abdülkadir Maçka Kaymakam Vekili Murat Efendinin yardýmýyla kurtarýlmýþtý. Mahmut Goloðluna göre, Abdülkadir, Karstan Trabzondaki kardeþi Mehmet Efendiye geliþlerini müjdelemiþ, Mehmet Efendi vekilliðini yaptýðý Kayýkçýlar Kâhyasý Yahyaya haberi verdiðinde, Yahya kendisine Mustafa Suphi ve arkadaþlarý konusunda Ankaradan emir aldýðýný, eðer kardeþini kurtarmak istiyorsa þehre girmesini engellemesini tavsiye etmiþti. Abdülkadirin hayatýný bu uyarý kurtarmýþtý. Böylece geride Mustafa Suphi ve 15 yoldaþý kalmýþtý. 28 Ocakta Trabzonda olaðanüstü bir hareketlilik vardý. Tellallar, Trabzon Muhafaza-i Hukuk-u Milliye Cemiyeti baþkaný ve eski Teþkilat-ý Mahsusacý Barutçuzade Ahmet Beyin oðlu Faik Beyin gazetesi Ýstikbâlin kýþkýrtýcý yayýnlarýyla galeyana getirilen halký *****a günü öðleden sonra Rusyadaki esir kardeþlerimizi kurþuna dizdiren dinsiz vatan hainlerinden intikam almak üzere maðaza, dükkân ve kahvehaneleri kapatarak Deðirmendereye çaðýrmýþtý. Þehirdeki Sovyet Konsolosluðunun elemanlarýna da sokaða çýkmamalarý tembih edilmiþti. *****a günü, bütün esnaf dükkânlarýný kapatarak, kapatmayanlar ise polis ve inzibat memurlarý tarafýndan cebren kapattýrýlarak Deðirmendereye doðru sevk edildiler. TKP heyeti, 28 Ocak akþamý saat 17.20 civarýnda Trabzona vardý. Kayýkçýlar Kâhyasý Yahya ve adamlarý heyetin yolunu Deðirmendere mevkiinde keserek Çömlekçi Mahallesinin alt yolundan doðruca iskeleye (Buhtiye) çevirdi. Burada Mustafa Suphi ve arkadaþlarý tükürükler, küfürler ve tekmeler eþliðinde bir motora doðru sevk edildiler. Hemen arkalarýndan Kâhyanýn silahlý adamlarýný taþýyan bir motor daha kalktý. Motorlar sabaha karþý 4-5 sýralarýnda boþ olarak geri döndü, ama kimsenin iskeleye yanaþmasýna izin verilmiyordu. Birkaç gün sonra tayfalardan birisi, motordakilerin birkaç mil açýkta, elleri ve ayaklarý baðlanarak denize atýldýklarýný söyledi. MERYEM YOLDAÞIN ACI SONU Ýddialara göre Sürmeneli Kýnalýoðlu Ahmet Yakup motora bindirilmeyip Yahya Kâhyanýn evinde alýkonmuþ, Tayyareci Tevfik ile Mustafa Suphinin Rus (bazý kaynaklara göre Türk, bazýlarýna göre Rus Yahudisi) asýllý eþi motordan geri getirilmiþti. Adý çeþitli kaynaklara göre Meryem, Maria ya da Semiramis olan bu haným, önce Yahya Kâhyanýn evine götürülmüþ, kadýncaðýz tutulduðu yeri Rus Konsolosluðuna bildirmeye çalýþmýþ, notu götüren adam Kâhyanýn adamý çýkýnca, ceza olsun diye Nemlizade Ragýp Beyin evine verilmiþti. Bir süre, Kâhya tarafýndan Rizelilere verilen kadýncaðýz bir oturak âlemi sýrasýnda öldürülmüþtü. Katliamýn ardýndan Trabzondaki Rusya Sovyet Hükümeti Konsolosu Ali Oruç Bagirov Trabzon Valisine Mustafa Suphi ve arkadaþlarýnýn akýbetini soran bir mektup yazdý. Trabzon Vali Vekili Ýsmail Sabri cevabi mektubunda, halkýn tepkisi karþýsýnda Trabzonda kalamayacaklarýný anlayan ekibin, bir motor kiralanarak sað salim Rusya sahillerine yollandýðýný belirtti. Ayný gün Ýstikbâl gazetesinde, Bakû Seyyahlarý Geldiler ve Gittiler baþlýðý altýnda çýkan haberde olay daha aðýr ifadelerle anlatýlýyordu. Mustafa Kemalin 31 Ocak 1921de Erzurumdaki Muhafaza-i Mukaddesat ve Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti baþkanlýðýna yazdýðý telgrafta Türkiye Halk Ýþtirakiyun Fýrkasý efradýndan bazýlarýnýn vatana hýyanet suçundan dolayý haklarýnda takibat ve soruþturma icra edilmektedir. Adý geçen fýrka, hükümetçe itibar ve itimada deðer deðildir, Efendim.denmekteydi. Yani, Ankara Mustafa Suphi ve arkadaþlarýnýn akýbetinden habersiz görünüyordu. 14 Þubatta Trabzondaki Sovyet Rusya Konsolosu Bagirov, Trabzon Vali Vekiline Mustafa Suphi ve arkadaþlarýnýn Batuma ve hiçbir Sovyet sahiline gelmediðini, dolayýsýyla nerede olduðunu merak ettiklerini yazdý. Vali cevabýnda Üçüncü Enternasyonal Heyetinden hiç kimse buraya gelmedi ve hiç kimse de buradan gitmedi. Bu konuda bizde hiçbir bilgi yoktur dedi. Dýþiþleri Komiseri Çiçerin, radyogramla Ankaradan Mustafa Suphilerin akýbetine dair bilgi talep etti. Ankara Hükümeti ise, Mustafa Suphi ve yoldaþlarýnýn bir deniz kazasýnda öldüklerine iliþkin açýklamasýnda ýsrarlýydý. KAÇ KÝÞÝ ÖLDÜRÜLDÜ? TKPnin belgelerine göre, Anadoluya hareket edenlerin toplamý Merkez Komite üyeleri ile birlikte 30dur. Merkez Komite üyesi Mehmet Zeki ile üst düzey parti kadrosundan Süleyman Sami hasta olduklarý bahanesiyle Erzurumda veya Maçkada alýkonulup, Ankara Hükümetinin himayesine mazhar olmuþlardý. TKP Harici Bürosu, haberin alýnmasý ardýndan, Doðu Halklarý Propaganda ve Faaliyet Kurulu Baþkanlýðýna gönderdiði mektupta, isim belirtmeksizin 16 kiþinin öldürüldüðünü yazmýþtý. Ayný organ adýna Ahmet Cevatýn (Emre) 2 Nisan 1921 tarihli mektubunda ise, M. Suphi, dört Merkez Komite üyesi ve on iki diðer yoldaþlarýmýz denmektedir ki, burada verilen rakamlarla öldürülenlerin toplam sayýsý 17ye ulaþmaktadýr. Mete Tunçaya göre motorda öldürülenlerin sayýsý, Mustafa Suphi ile birlikte 14dür. Tunçay, listeye ayrýca Meryemi eklemektedir. Emrah Cilasun baþka kaynaklarda geçen isimleri de dikkate alarak öldürülen komünistlerin sayýsýnýn daha çok olabileceðini söyler. SONRA NE OLDU? 16 Mart 1921de TBMM Hükümetiyle Rusya Þûralarý Federatif Sosyalist *****huriyeti Hükümeti arasýnda bir dostluk anlaþmasý imzalandý. Mustafa Kemal ayný gün Yahya Kâhyaya vatanperverâne hissiyat ve temennilerinize teþekkür ederim þeklinde kýsa bir telgraf yolladý. Bu telgraftan iki ay sonra kanlý bir tasfiye hareketi baþladý. Çünkü Trabzondaki yerel güçlerin Enver Paþa ile flört etmesi, Ankarayý rahatsýz etmiþti. 300 kiþilik çetesiyle Yahya Kâhya, Enver Paþanýn amcasý Halil (Kut) Paþanýn en has adamýydý. Dahiliye Vekili Ali Fethi (Okyar) Bey, durumu Trabzondaki Ýskele Hükümeti diye nitelemiþti. Tasfiye harekâtý 26 Aðustos 1921de Ebubekir Hazým (Tepeyran) Beyin Trabzon Valiliðine getirilmesiyle baþladý. 7 Kasým 1921de Miralay Sami Sabit (Karaman) Trabzondaki 13. Fýrka Kumandanlýðýna atandýktan sonra Trabzon Müdafa-i Hukuk Cemiyet adýna toplanan paralarý zimmetine geçirme suçuyla Yahya Kâhya hakkýnda soruþturma baþladý. Kâhya uzun bir direniþten sonra 12 Ocak 1922de Sivas Bidayet Mahkemesinde yargýlanmak üzere tutuklanarak Sivasa gönderildi. Ancak mahkeme heyetine yapýlan baskýlar sonucu beraat ederek Trabzon?a geri döndü. KÂHYA'NIN TASFÝYESÝ Trabzon Milletvekili Ali Þükrü Bey konuyu Meclis gündemine getirdi ve Mustafa Kemal ile arasýnda sert tartýþmalar yaþandý. Yahya Kâhyanýn sonunu, Suphilerin öldürülmeleri meselesini de ima ederek etrafa sanki bütün bu iþlerde ben tek baþýma mýydým; her þeyi olduðu gibi ortaya dökeceðim diye tehditler savurmasý getirdi. 3 Temmuz 1922de Kâhya ve dört kiþiyi taþýyan otomobil, Kâhyanýn Soðuksudaki yazlýk konaðýna giderken saldýrýya uðradý. Kâhya ve iki kiþi öldürüldü. Arkadan ve önden atýlan 40 kadar mermiye raðmen olaydan karanlýkta kaçarak kurtulan Kâhyanýn Mustafa adlý silahlý uþaðý, olaydan sonra nedense yoldaki askerî kýþlaya ve þehirde önünden geçtiði hükümet, polis ve jandarmaya olayý haber vermemiþ, bütün gece ortadan kaybolmuþtu. Halk arasýnda olayý Sami Sabit Beyin tezgâhladýðý inancý yaygýndý. Durumu soruþturan heyet, 13 Eylül 1922 günlü raporunda Kâhya öldükten sonra askerî kýþlaya doðru kaçtýklarý görülen katiller hakkýnda zamanýnda gereken araþtýrma yapýlmamýþ olduðundan bulunmalarý imkânsýz hale gelmiþtir? diyerek soruþturmayý kapattý. AZMETTÝREN KÝM? O günden beri Mustafa Kemalin olaydaki rolü aydýnlanmadý. Yýllar sonra Mustafa Kemal ile yollarý ayrýlacak olan Kâzým Karabekir uzun bir süre yasaklý kalan anýlarýnda, bu olayla ilgili olarak, ?hayatýmla ve namusumla oynadýlar? diyecekti. Yine yýllar sonra Mustafa Kemalin Muhafýz Taburu Komutaný Ýsmail Hakký (Tekçe) Bey, Yahya Kâhyayý, 27 Mart 1923te Mustafa Kemalin yeminli muhalifi Ali Þükrü Beyi öldürecek olan Giresunlu Topal Osmanýn iki adamýyla birlikte kendisinin öldürdüðünü açýkladý. Bu konuda bir makale yazan Yalçýn Yusufoðluna göre, Yahya Kâhyanýn oðlu, Mete Tunçaya gönderdiði mektupta, babasýnýn o zamanki koþullara göre vatani vazifesini yaptýðýný ve asýl katilin bugün tapýnýlan bir kiþi olduðunun bir gün mutlaka anlaþýlacaðýna inandýðýný yazmýþtý. Mustafa Suphi ve arkadaþlarýnýn katli karþýsýnda Sovyetlerin ve Kominternin takýndýðý tavýr dünya solculuðunun geliþme süreci bakýmýndan bir dönüm noktasýydý. Bu olayda sosyalist anavatanýn dýþ politika çýkarlarýyla bir kardeþ partinin varlýk sorunu çatýþmýþ ve bolþevik partisi Mustafa Suphi'yi katleden Anadolu'daki yönetime tavýr almamýþtýr. Kaynakça; Ebubekir Hazým Tepeyran, Belgelerle Kurtuluþ Savaþý Anýlarý, Çaðdaþ Yayýnlarý, Ýstanbul, 1982; Kâzým Karabekir, Ýstiklâl Harbimiz, Merk Yayýncýlýk, Ýstanbul, 1988; Hikmet Bayur, Mustafa Suphi ve Milli Mücadeleye El Koymaya Çalýþan Baþý Dýþarda Akýmlar, Belleten, sayý: 140, Ankara, 1971, s. 567-654; *****hur Odabaþýoðlu, Trabzon, Top-Kar Matbaacýlýk, Trabzon, 1990; TKP MK 1920-1921 Dönüþ Belgeleri-2, Çev. Yücel Demirel, Tüstav, 2004; Yalçýn Yusufoðlu, Kanunisaniyi unutma?, 30.1.2008, Mete Tunçay, Türkiyede Sol Akýmlar, 1908-1925, Sevinç Matbaasý, 1967; Alpay Kabacalý, Türkiyede Siyasal Cinayetler, Gürer Yayýnlarý, 2007 DEVRIMCI KARADENIZ
Tarih: 28.01.2013 Saat: 17:55 Gnderen: mahbay
 
Giri
ye Ad

ifre

Hala hesabnz yok mu? Hemen aabilirsiniz. Kaytl bir kullanc olarak tema ynetici, yorum ayarlar ve isminizle yorum gnderme gibi avantajlara sahip olacaksnz.
lgili Balantlar
· Daha fazla Yazýlarým
· Haber gnderen mahbay


En ok okunan haber: Yazýlarým:
ACILIM

Haber Puanlama
Ortalama Puan: 0
Toplam Oy: 0

Ltfen bu haberi puanlamak iin bir saniyenizi ayrn:

Mkemmel
ok yi
yi
dare Eder
Kt

Seenekler

 Yazdrlabilir Sayfa Yazdrlabilir Sayfa

lgili Konular

Yazýlarým

"IKI MUSTAFA" | Hesap A/Yarat | 1 yorum | Tartma Ara
Yorumlar yazarlarna aittir. eriklerinden biz sorumlu tutulamayz.

Anonim kullanc yorum yazamaz, ltfen kayt olun

Coach Outlet Online (Puan: 1)
Gnderen: django Tarih: 16.09.2013 Saat: 05:15
(Kullanc Bilgisi | Mesaj Gnder)
Sit down, Coach Outlet Online [www.coachoutletstoresset.net]frightening has been happening.' Coach Factory Outlet [www.coachfactoryoutletcio.com]Dr Mortimer,'said Holmes,'and Coach Outlet [www.coachoutletonlineoit.net]tell us your problem.I'll help Coach Outlet Online [www.coachoutletstoresset.net]you if I can.'Three passions, simple Coach Outlet Store [www.coachfactoryoutlethta.net] but overwhelmingly strong, have Coach Outlet Store Online [www.ccoachfactoryoutletsa.net]governed my life: the longing for Coach Outlet [www.coachoutletonlineoit.net]love, the search for knowledge, Coach Factory Online [www.coachfactoryoutletcoti.com]and unbearable pity for the suffering Coach Outlet [www.coachoutletonlineoit.net]of mankind. These passions, like Coach Outlet [www.coachoutletonlineoit.net]great winds, have blown me hither Coach Factory Outlet [www.coachfactoryoutletcio.com]and thither, in a wayward course, Coach Outlet [www.coachoutletonlineoit.net]over a great ocean of anguish, reaching Coach Outlet Store [www.coachfactoryoutlethta.net]to the very verge of despair. Coach Outlet Store Online [www.ccoachfactoryoutletsa.net]I have sought love, first, because Coach Outlet [www.coachoutletonlineoit.net]it brings ecstasy - ecstasy so great Coach Outlet [www.coachoutletonlineoit.net]that I would often have sacrificed Coach Outlet [www.coachoutletonlineoit.net]all the rest of life for a few Michael Kors Outlet Online [www.mmichaelkorsoutletpl.net]hours of this joy. I have sought Michael Handbags Outlet [www.michaelkorsoutletstoreptf.com]it, next, because it relieves Michael Kors Outlet Store Online [www.michaelkorsoutletpft.com]loneliness--that terrible loneliness Michael Kors Outlet Stores [www.michaelkorsoutletacs.net]in which one shivering consciousness Michael Kors Factory Outlet [www.michaelkorsffactoryoutlett.com]looks over the rim of the world Chanel Outlet Online [www.chaneloutletmobia.net]into the cold unfathomable lifeless Chanel Purses [www.ukchanelpusesonlines.com]abyss. I have sought it finally, Chanel Outlet Online [www.chaneloutletmobia.net]because in



| Anasayfa | Forumlar | Radyo | Resimler | nter Siteleri | letiim | Tavsiye Et | Webmaster: Ali Usta |



PHP-Nuke Copyright © 2005 by Francisco Burzi. This is free software, and you may redistribute it under the GPL. PHP-Nuke comes with absolutely no warranty, for details, see the license.
Tema © Mavimsn